Mimesisi anlama biçimimiz, epistemoloji, fizik ve siyasi yaşamda olduğu kadar sanatta da temsil için temel öneme sahiptir. Hakikat/gerçek kopyalanabilir mi? Hakikatin ve gerçekliğin ne olduğu konusundaki en etkili anlayış, ilahi olanın yanlış temsili olarak şiiri eleştiren Platon’dan gelmiştir. Nadiren tanımlanan Yeni Platonculuk, Arapça yazan dokuz ve onuncu yüzyıl filozoflarına rutin olarak atfedilse de ben ve diğerleri, Kur’an-ı Kerim’in dilsel ortamından başlayarak, İslam edebiyatı ve kültürünün tamamında Platon’un ne kadar çok yer aldığını gözden kaçırmışızdır. Ancak Platon’un tarihî İslam toplumlarında saygı gördüğü iyi bilinmektedir. İbn Sina (ö. 1037) ve diğerleri onu “ilahi Platon” olarak adlandırmış ve tek tanrılı gelenekte bir peygamber olarak görmüşlerdir. Mimesis ve İslam üzerine şu anda az sayıda çalışma bulunmaktadır ve ben bu çalışmada özellikle Kur’an-ı Kerim’de mimesis ve şiirle ilgili Platonik konulara ve bunları anlamak için gerekli olan yönteme odaklanacağım.